Prepusiyumun ( pipi başını kaplayan deri) kesilip çıkarılması işlemi olarak tarif edilebilecek olan sünnet insanlık tarihinin en eski cerrahi işlemlerinden birisidir. Çok uzun zamandır uygulanan bir gelenek olması yanında, dünya üzerinde en çok uygulanan cerrahi işlemdir.Sünnet hakkındaki tartışmalar bugün hem tıbbi hem de dini ve kültürel farklılıkların sonucunda artarak devam etmektedir. Tartışmalar bir yana sünnet, birçok toplum ve kültürde faydası düşünülmeden dini inanç ve gelenekler nedeni ile uygulanmaktadır. Günümüzde ABD ve Kanada’daki erkeklerin yarısı, bütün dünya erkek nüfusunun 1/6′ sının sünnetli olduğu bilinmektedir . Türkiye’de ise bu oran % 100’dür. Sünnetin farklı kültürlerce ve birbirinden bağımsız olarak uygulandığı bilinmektedir. Güneydoğu Asya, Afrika kabileleri ve Avustralya yerlileri gibi birçok farklı kültürde sünnetin yaygın olduğu bilinmektedir. Yaklaşık dört bin yıldır uygulandığına dair kanıtlar vardır.
Sünnetin yapılmasında 3 önemli neden vardır .
*Birinci neden sünnetin tamamen dinsel ve geleneksel gerekçeleridir. Burada belirleyici olan kişinin ve toplumun inancıdır. Dini amaçlı sünnet, Müslümanlarda, Yahudilerde, Siyah Afrikalılarda, Avustralyalı Aboriginlerde ve diğer birçok etnik grupta yapılmaktadır.
İslamiyette sünnet bir peygamber geleneğidir. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) sünnet uygulamasını Müslümanlar için bir temizlik kuralı olarak değerlendirmiş ve Müslüman erkek çocukların sünnet edilmesini teşvik etmiştir.
*İkinci neden Sünnetin estetik bir işlem olarak görülmesidir. Sünnet ile glansın ortaya çıkması sonucu penisin daha estetik bir görünüm alıp almadığına yönelik bir tartışma da aslında kültürlere, kişilere ve beğenilere göre değişeceği için anlamlı değildir. Sünnetli penisin estetik olarak daha tercih edilir olması o toplumdaki geleneklere ve değer yargılarına göre değişiklik gösterebilir.
*Üçüncü neden ise sünnetin getirdiği sağlıkla ilgili yararlarıdır.
Bu konu uzun yıllardır süregelen bir tartışma konusudur. Sünnetin sağladığı önemli avantajlar vardır.
-Sünnetlilerde prepusiyumun ortadan kalkması ile cinsel yolla geçen hastalıkların bulaşma riski belirgin olarak azalmaktadır. Son yapılan çalışmalar AİDS hastalığının erkeklere bulaşma ihtimalinin çok daha düşük olduğunu göstermektedir. Afrika’da yapılan ve 2007 yılında Lancet dergisinde yayınlanan bazı araştırmaların sonuçlarına göre, sünnet olan kabilelerde AIDS görülme riskinin, olmayanlara göre %50 daha düşük olduğu belirtiliyor. Human papillomavirus (HPV) denilen ve erkeklerde penis, kadınlarda ise rahim ağzı kanserine yol açan bir virüse karşı da koruyucu rol oynuyor.Sünnet olan kişilerde HPV enfeksiyonu daha az görülüyor
-Sünnet penis cildi kanserlerini önler. Sünnetli kişilerde penis kanseri neredeyse hiç görülmez. Yapılan çalışmalar, sünnetli erkeklerde görülen penis kanserlerinin, hatalı sünnet tekniklerini takiben görülen biçimsiz yara dokusundan kaynaklandığını gösteriyor.
-Erken dönemde yapılan sünnet erkek çocuklardaki idrar yolları enfeksiyon oranını önemli oranda düşürmektedir. Bazı araştırmalarda, sünnet olmayan çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu görülme sıklığı sünnetli çocuklara göre 10 kat daha fazladır. Yeni doğan bebeklerde yapılan sünnet, ileri dönemlerde görülebilecek idrar yolu enfeksiyonu riskini önemli ölçüde düşürür
-Aynı zamanda sünnet çocukluk yaşta gelişebilecek prepusiyuma ait fimozis (Sünnet derisinin darlığı), parafimozis ve balanitis (Pipi iltahabı) gibi potansiyel sorunları da ortadan kaldırmaktadır .